Fate/Stay Night

..............................


7 efendi seçilecek ve 7 hizmetkâr çağırılacak, böylece Kutsal Kâse Savaşı başlamış olacak. Sonuçta kazananın dileği gerçekleşecek…


....................................................


Fate/Stay Night Nedir?

Fate/Stay Night, Type-Moon şirketinin 2004 yılında yayınladığı bir görsel romandır. Sıradan bir kasabada geçen, büyücü efendiler ve bunların insanüstü hizmetkârları arasındaki Kutsal Kâse Savaşı’nı konu edinen, oldukça popüler bir eserdir. Yayınlandığı dönemde çok ses getirmiş olmasına rağmen o sıralarda görsel romanlarla fazla ilgili olmayanlar F/SN’yi 2006 yapımı anime serisiyle tanıyıp sevmişlerdir. Ama tabii asıl olay romanda.

Söz konusu Kutsal Kâse Avrupa mitlerindeki Kutsal Kâse değil. Bu Kutsal Kâse’nin ve savaşın kimler tarafından ne amaçla yaratıldığını, romanın başında ne biz ne de ana karakterimiz Emiya Shiro bilmekte. Önemli olan da bu değil zaten. Ne savaşı kazanan olmak, ne dileğinin gerçekleştirilmesi Emiya’nın önemsediği şeyler. Fate/Stay Night kendisini aslında alakası olmayan bir savaşta bulan, savaş ile bağını hemen koparmak isteyen ama savaşması için gereken sebepleri de karşısında bulan bir gencin hikâyesi. Ama ne hikaye…

Görsel roman ve anime kültürüyle ilgiliyseniz F/SN’nin yapımcısı Type-Moo’un ismini duymuş olmanız muhtemel. F/SN dışında Tsukihime ve Kara No Kyoukai eserleriyle de tanınmış bir firmadır kendisi. Gizemli ve karanlık, aynı zamanda son derece sürükleyici ve kendine has bir anlatım diline sahip hikâyeleriyle ön plana çıkar. Bunlar F/SN’den de bekleyebileceğiniz başlıca özellikler.


....................................................


Hikâyeye Giriş

Romanımız Emiya’nın günlük hayatını ne şekilde yaşadığını göstererek başlıyor. Sıradan bir kasabada sıradan bir lise öğrencisi hayatı sürmektedir. Kasabanın diğerlerinden ayrılan tek farkı son zamanlarda çok sayıda gizemli ve toplu ölümlerin gerçekleşmiş olmasıdır. Emiya’nın sıradan öğrencilerden tek farkı ise büyü yapabilmesidir. Bu yetisini kendisini küçükken büyük bir yangından kurtaran üvey babasından öğrenmiştir. Ama büyü derken Emiya’nın tek yapabildiği cisimlerin fiziksel yapılarını kavrayıp onları sağlamlaştırabilme gibi bir özelliktir. Savaşta pek işe yarayabilecek bir özellik gibi gözükmemektedir kısaca.

Neyse, hikayenin girişine dönecek olursak; bir gün okuldan geç çıkan Emiya birisi kılıç diğeri mızrak kullanan iki savaşçının birbirleriyle öldüresiye dövüşmelerine tanık olur. Ancak bu dövüşen savaşçılar daha önce gördüğü hiçbir şeye benzememekte, insan üstü hızda ve çeviklikte hareket etmektedirler. Düellolarına şahit olunduğunu anlayan savaşçılardan birisi, Lancer, savaşı bırakıp şahit bırakmamak için Emiya’nın peşinden gider ve onu ölümcül bir şekilde yaralar. Onu bu kritik durumdan kurtaracak kişi ise okulun idolü, güzellik timsali, aslında kendisi de bir büyücü ve savaştaki efendilerden biri olan Tosaka Rin’dir.

Bu umutsuz durumdan kurtulan Emiya evine döner ama Lancer işini yarım bırakmak niyetinde değildir, Emiya’ya tekrar saldırır. Lancer Emiya ile kedinin fareyle oynadığı gibi oynarken anormal bir şey olur. Bir anda her tarafı ışık kaplar ve göz alıcı güzelliğiyle zırhlar içerisinde bir bayan belirir. Görünmez kılıcıyla Lancer’ı geri püskürten bu hanım kendisinin Saber olarak bilindiğini ve savaşta Emiya’nın hizmetkârı olarak görev yapacağını söyler.

Böylece bütün efendiler ve hizmetkârlar hazır hâle gelmiş olur, savaş başlar.


....................................................


Hizmetkârlar

Bu ruhanî varlıklar insanüstü fiziksel ve soyut özelliklere sahip savaşçılardır. Efendilerinin emirlerine uyma eğiliminde olsalar da kendi özgür iradeleri olduğundan efendilerine karşı çıkmayı da seçebilirler. Efendilerde ise 3 adet komut büyüsü bulunmaktadır. Bu büyüyü kullandıkları takdirde hizmetkârları o emri kayıtsız şartsız yerine getirmek zorunda kalmaktadır.

Bu hizmetkârların her biri gerçekte insanlar arasında kahraman olarak görülen kişiliklerin vücut bulmuş ya da yeniden dünyaya gelmiş halleridir. Aslında kim olduğunu oyunun başlarında öğrendiğimiz bir hizmetkârdan örnek verecek olursam Lancer, bir İrlanda halk kahramanı olan Cù Chulainn’in tekrar somut olarak dünyaya gelmiş hâlidir.

Gerçek isimlerinin bilinmesi güçlü ve zayıf yönlerinin de bilineceği anlamına geldiğinden hizmetkârlar ait oldukları sınıfı isimleri olarak kullanırlar. Toplamda 7 sınıf bulunmaktadır. Bunlar: Saber, Archer, Lancer, Berserker, Caster, Rider ve Assasin’dir. Romanda bu hizmetkârlar ve efendileriyle karşılaşıp kaynaşma imkânı bulacağınızdan bu karakterleri burada tanıtmak istemiyorum. Hafiften spoiler da olur çünkü.


....................................................


Route’lar

Romanda toplam 3 route bulunmakta: Fate, Unlimited Blade Works ve Heaven’s Feel. Kişisel olarak bu route’lar arasındaki farkı şöyle yorumluyorum: Emiya Fate’te daha ideolojik, Unlimited Blade Works’te daha kişisel, Heaven’s Feel’de daha romantik bir savaş vermekte. Bu route’ların hikâyelerinin tamamen farklı olmasının yanı sıra tarz, hissiyat olarak da birbirlerinden oldukça farklı olduğunu söylesem herhalde oyunun en iyi başardığı işlerden birine parmak basmış olurum.

F/SN’nin yapısı gereği ilk başta istediğiniz route’tan gitmek gibi bir opsiyonunuz yok. Yani Fate senaryosunu bitirmeden Unlimited Blade Works’e, Unlimited Blade Works senaryosunu bitirmeden Heaven’s Feel’e geçemiyorsunuz. Böyle bir sınırlamaya gidilmiş olmasının mantıklı olduğunu 3 route’u da bitirdiğiniz takdirde anlayacaksınızdır. Ha tabi roman boyunca yaptığınız seçimlerin sizi götürebileceği onlarca farklı kötü son var, o ayrı.

Bir de Emiya dışındaki hangi karakterlerin hangi route’ta ön plana çıktığına değinmek istiyorum. Böylede ilginizi çeken karakterleri daha fazla görmek için hangi route’u okumanız gerektiğini görmüş olursunuz. Mesela Archer ya da Sakura sevdiğiniz karakterlerse bunlara Fate Senaryosunda fazla değinilmeyeceğini bilmek isteyebilirsiniz. Fate Senaryosunda daha çok Saber ön plana çıkmakta. Berserker ve efendisinin de bu route’ta rolü fazlaca. Unlimited Blade Works ise Archer’ı ve efendisi Tosaka’yı merkeze koyan bir yapıya sahip. Ayrıca Caster ve efendisinin de bu route’ta çok önemli rol aldığını söyleyebilirim. Heaven’s Feel’de ise her şey, o zamana kadar “bu da ne gereksiz karakter” diye eleştirdiğim Sakura’nın etrafında dönüyor. Rider, Assasin gibi karakterler ve bunların efendileri de bu senaryoda en fazla yer bulanlar.


....................................................


Anime Uyarlamaları

Hepiniz biliyorsunuzdur F/SN’nin oldukça popüler bir anime serisi, bir de film uyarlaması var. Ayrıca 2011 yılı içerisinde bir prequel olan Fate/Zero’nun da anime uyarlamasına kavuşacağız. 2006 yapımı ilk seri, arada dışına çıkıp abidik gubidikleşse de, genel olarak Fate senaryosunu takip etmekte. Film ise Unlimited Blade Works route’unun bir özeti niteliğinde (bu kadar uzun senaryoların kısacık filmlere sığdırılmaya çalışılması “dağ fare doğurdu” deyimini aklıma getiriyor).

Yıllar önce F/SN’nin animesini bir görsel roman uyarlaması olduğunu bilmeden izlediğimde doğrusu çok da beğenmemiştim. Type-Moon’un diğer şaheseri Tsukihime’nin animesi beni çok daha fazla içine çekmişti. Sonradan öğrendiğim görsel romanını “neyin nesiymiş bakayım” modunda okumaya başladıktan sonra ağzım bir karış açık hayran olmuş şekillerde buldum. 3 route’u da bitirdikten sonra o gazla iki günde tekrar animesini izledim ve büyük keyif aldım o ayrı. Hikayeyle çelişen bikaç bölüm dışındaki bölümlerin aslında gayet iyi bir uyarlama olduğunu gördüm. Ancak animenin asıl güzelliğini anlayabilmek için romanı okuyup karakterleri ve hikayeyi daha derinlemesine bilmek gerektiğini düşünüyorum.

Bunları şunun altını çizmek için anlatıyorum: “Ben animesini izledim, F/SN neymiş gördüm”, “Animesi sarmadı, romanı da dandiktir”, “Animesi zaten güzeldi, romanı da çok farklı değildir”, “Anime izlemesi eğlenceli zaten, roman sıkıcı olur” vs şeklinde düşünceleriniz varsa, net bir şekilde söyleyeyim: yanlış düşünüyorsunuz.


....................................................


Görsel Roman Dışında Fate/Stay Night

Fate/Stay Night çıktığı zaman diliminde çok ses getirmiş ve popüler olmuş, ayrıca popülerliği bugüne kadar azalmadan devam etmiş bir roman. Bu durum üzerine Type-Moon, F/SN’nin hikâyesini ve dünyasını gerek hikâye bazında, gerek farklı şekillerde genişletme yoluna gitmiş durumda.

Fate/Hollow Ataraxia: Fate/Stay Night’ın devamı niteliğindeki görsel roman 2005 yılında yayınlandı. Ancak maalesef İngilizce sürümü henüz mevcut değil.

Fate/Zero: F/SN’deki savaştan önceki, yani 4. Kutsal Kâse Savaşı’nı anlatan bir light novel. İngilizce çevirisi mevcut. F/SN’ye doyamadım diyenler için öncelikli eserlerden. Ne mutlu ki bu sene anime uyarlaması da geliyor.

Fate/Stay Night Anime: 2006 yapımı popüler anime serisi. Çoğu kişinin F/SN’yi öğrenmesini sağlayan eser.

Fate/Stay Night – Unlimited Blade Works Anime: 2010 yapımı film. Unlimited Blade Works route’unun anime halindeki bir özetini görmek için güzel.

Fate/Stay Night Manga: Bir manga uyarlamamız da bulunmakta. Okumadım ama fena durmuyor.

Fate/Stay Night Geyik Manga: Unlimited Blade Works’teki bazı olayları tiye alan “Comic Battle”, Illya’nın ana karakter olduğu mahou shojomsu, uzun da bir seri olan “Fate/Kaleid Liner Prisma Illya” adında geyik manga serileri de mevcuttur.

Fate/Unlimited Codes: F/SN karakterlerinin yer aldığı, PS2 ve PSP için yapılmış bir dövüş oyunu. PSP versyonunu oynama fırsatı buldum, hiç fena değil.

Diğer F/SN Oyunları: Fate/Tiger Colosseum adında karaktlerin chibi versyonlarının yer alıdğı bir dövüş oyunu (PSP) ve Fate/Extra adında alternatif bir F/SN evreninde geçen bir rpg oyunu (PS2) yapılmıştır. İkisi de Japonca.


....................................................


Son Sözler

Yeri bol bulunca yazdım da yazdım, sıkmamışımdır umarım. Fate/Stay Night’ı görsel romana ilgi duyan duymayan herkese gözüm kapalı öneriyorum. Görsel roman seven biriyseniz zaten okumuşsunuzdur. Kendine özgü tarzda yazılmış, sürükleyici senaryo, derin ve renkli karakterler, görsel roman denen şeyin ne derece etkili bir kendini ifade etme biçimi olduğunun ispatı bir görsel roman.


....................................................
Konusunu ve nasıl bir seri olduğunu hep merak etmiştim, sonunda öğrenmiş oldum. Gerçekten güzel bir yazı olmuş. Ellerine ve klavyene sağlık!
F/SN Medyalarına ek olarak:
Ana serinin, Homebrew bir DS versiyonu da mevcuttur. Avucunuzun içinde okumak daha "roman" veya "kitap" havasına koyar diye düşünürseniz ve tabii ki DS'iniz varsa tam size göre.

Kesinlikle listeme koyduğum bir seri. Okumak için sabırsızlanıyorum :)
..........サイコノートズ..........
Fate/stay night, ilk bitirdiğim, ve bana vn olayını sevdirten vndir. Harika bir tanıtım olmuş. Animesini izledikten sonra, büyük bir hevesle vnsine girişip, %100 şekilde tamamlamıştım. UBW ve Heaven's Feel rotaları gerçekten şaheser. Dark Sakura dehşetti. ^_^ Hentai sahneleri konusuna girsem mi bilmiyorum. :P

Hmm, ayrıca, Fate/unlimited codes'u da bitirmiş bulunup, bayağı iyi bir oyun olduğunu söylemeliyim. PSP versiyonunu oynamadım, zaten de PSP sahibi değilim, ama YouTube'da videolarını izlemiştim. Anladığım kadarıyla da, PS2 versiyonu daha güzel.

İstatistikler

Toplam 482 mesaj • Toplam 75 başlık • Toplam 36 üye • En yeni üyemiz JokerSenpai
Bugüne kadar en çok 19 kişi tarihinde çevrimiçi oldu